15 Eki 2009

Bayburt Deyimleri


A-


AĞIRSAĞ : Teşinin başına geçirilen, parça.

ANIK : Bişmemiş ekmek.

AŞOTU: Ayranlı çorbaya, konan ot.

ABA: Anne

AĞA: Baba

ALAF: Hayvan yemi

ANDER: Kötü şey, pis şey.

AŞUĞ: Oyun oynanan hayvan kemiği.

AVARA: Boş, işsiz.

AYARTMA: Kandırma

AHBUN: Gübre-Sulanabilir tarla.

AZIK: Yolcu Yemeği

ARUŞTAĞ: Tavan arası

ALMA URUBİ: Bir çeşit marmalet.

AĞNAĞAZ: Değirmenden çıkan kaba un.

ANTIK: Küvlenin karşısına konan yaş tezek.-B-

-B-

BILLIK: Ufak

BORANİ: Bir Yemek Adı

BULGURLİ: Bir Yemek Adı

BÜGELEK : İri sığır sineği

BASMALIĞ: Tezek yapımına ayrılmış boşluk.

BÖCÜK: Böcek

BOYNUK: Boynu eğri.

BALAM: Oğul

BAYAHTAN: Demin biraz önce

BEDURE: Kova

BILDIR: Geçen sene, Geçen yıl.

BACI: Kız kardeş

BACANAH: İki bacıdan evlenenlerden herbiri.

BUYMAK: Donarcasına üşümek.

BOY: Bir çeşit hayvan yemi.

BASMA: Tezek yapımı için, gübrenin yayılıp çiğnenmesi.

BİBİ: Hala, Babanın kardeşi

BÜH: Baykuş

BENNEN: Benimle

-C-Ç-

ÇORÇOROS: İşlerin çok kötü olması,berbat.

CANGIR: Açık mavi renkte gözü olan kimse.

CAMEŞ: Erkek Manda

CÜMCÜK: Sıkmak, cimdik.

ÇALAĞAN: Çaylak-Kartal

CULUĞ : Hindi

CECİM : Kıldan dokunan kilim.

CECÜK: Kasık

CIRNAĞ: Tırnak-Kedi benzeri hayvan tırnağı

CAFERLİK: İhtiyat askerliği

CITTI-BITTI: Saklambaç oyunu

CENDEK: Ölmüş hayvan leşi

CUMURLAMA: Pataklama #8211;Ufalama

ÇINGIL: Koyunların boynuna takılan çıngırak.

CÜCÜK: Tavuk yavrusu- Civciv

CIBIL: Yoksul, Kimsesiz.

CIRIK: Bez parçasından yırtılan parça.

ÇID: En uç

CICIĞ: Süslü, Güzel, iyi

CAVRAMAK: Gayret etmek, Azmetmek.

CILDIK: Elbisenin yırtık eteği

CIRBIT: Gözdeki çapak

ÇİRİŞ: Yerli prasaya benzeyen ot-sebze

ÇAŞUR: Yemek yapılan bir kokulu ot çeşidi.

ÇİMMEK: Yıkanmak

ÇETEN: Saman taşınan araca yapılan yanlık.

ÇAR: Çarşaf baş örtüsü

ÇOROŞ: En az iki çift koşu malı ile çekilen pulluk.

D-

DASTAR: Hamur konulan örtü

DÖŞÜRMEK: Toparlamak, Toplamak, Devşirmek

DADANAĞ : Çıkarılmış öküz tırnağı

DİRGEN: Ot, Saman aktarılan kab.

DADAĞ : Çocuk maması

DEBBE : Bakırdan yapılmış kab

DEĞİRMİ: Yuvarlak

DUVAĞ: Güveç yada küp kapağı

DÖĞMEÇ: Bir çeşit yemek

DULUNMAK: Suya dalmak

DADIRAĞ: Kuru, bir çeşit yaban yemişi

DÜRÜM: Tandır ekmeğiyle yapılan burmaç.

DÜĞE: İki yaşındaki, dişi dana

DODUK: Ayak

DIRCIK : Baldır, Topukla dizin arasının arkası

DAG : Şeker Pancarı

DARGUN: Bir çeşit ot

DEHRE: Ufak Balta

DEMİRLİ: Tahıl ölçü birimi

DÜĞÜRCÜK: Çekilmiş bulgurun en incesi

DÜVÜRCÜ: Gelin getirmeye giden..

DADACUĞ: Ekmeğe yapılan katık

DİL DİBEGİ: Her şeye cevap verme, söz altında kalmayan.

DİDİLİ DIRNAĞ: Tırnaklarıyla çabalamak.

DINGINI BOZMAMA : Umursamama

DILÇİ: Çok gezen, çok konuşak

-E-

EMİ : Amca

EGİŞ: Bir ucu yassı, bir ucu kancalı tandır aleti.

EVELİK: Dolma sarılan bir yaprak.

ESGÜK : Noksan

EBEM EKMEĞİ: Bir kır sebsezi

EVLEK: En ufak ekim sakası

ERİŞTE: Yerli Makarna

ENÜK: Hayvan yavrusu-Çocuk

EZGERTMEK: Ağırlamak, izzet ikram etmek

EZE: Teyze

ERGİŞİ: Koca-Erkek

EYVETİ: Acele Çabuk

ESKÜK ETEK: Kadına verilen isim

EMEN: Bir çeşit oyun, Bir iş yeri

EVMEK: İvedilemek

F-

FİZAH: Feryat

FIŞKİ: Kuru ve hayvan gübresi

FENNOS: iyi ve güzel gaz lambası

FERZENK: Kötü kadın[/url]

FIRIÇ: Oruç bozma hali

FISTILIK: At ve eşek gübresi

FİSKE: En eski lamba türü #8211;Hafif vurma

FISTIKLAMA: Durup dururken çifte atma

FIRT: Yudum

FIR: Kağnının sabit tekerleği

FİRAK: ayrılık

FERİK: Civcivin biraz büyüğü

-G-Ğ-

ĞANAYAĞLİ: Zavallı, çaresiz [url=http://www.espedos.com">kadın[/url]

GEJGERE: Yük taşınılan yayvan araba üstü

GAB: Sığır bağlamaya özgü, çubuk

GOT: Bir ölçek

GOGOL: Tandırı çilalayan taş

GAFUGA: Güğümün küçüğü

GİNCOROP: Tarlada biten bir çeşit yemiş

GALACOŞ: Bir çeşit yemek

GADAK: Mandanın yavrusu

GIRDAN: Burulmuş Manda

GUMBUZ: Yumruk

GADA: Büyük erkek kardeş

GELEVİN: Tarla faresi

GUNDUL: Yuvarlak

GOLLUK: Kuyruğu kesilmiş

GALİF: Bağ kulubesi

GALMAŞ: Harmanda gençlerin hakkı

GUGGİ: Bir nevi kuş

GAV: Tandır yapılan toprak

GUDUK: Küçük köpek

ĞALAĞ: Kubbe şeklinde örülmüş tezek yığını

GINDIRA: Hasır dokunan ot

GÜMAN : Umut

ĞEŞMER: Komik Şakacı

GORUNGA: Hayvan yemi ot,

GANDIRIF : Boyunduruğa bağlanan kayış

GÜVEÇ: Yemek pişirilen toprak kab

GENDİME: Kabuksuz buğday

GELBERİ: Kül çeken alet

GÜGÜM : Su kaynatılan boğazlı bakır demlik

GUCUK : Şubat ayı

GUGUL: Teknenin dibinde kalan hamurdan yapılan ekmek.

GIDIK : Keçi yavrusu

GOBAL: Ucu toparlak sopa

GUZZUK: Kanbur

GABALA: İşi götürü olarak alma.

GILLAMAK: Yuvarlamak

GOVİ: Damak güveyi

GAGART: Çengel

GALAT: Büyük sırt sepeti

GÜMANLI: gebe

GILDIK: Davar pisliği

GIDIK: Çene altı, gerdan

GIVIK: Topaç


H-I-İ-

HETİRCEK: Tandır ızgarası

HERSE : Gendime ezmesi, Bir yemek

HOGAL: Taştan saçak

HODAĞ: Çiftçilikte ücretle tutulan uşak.

HOLTEĞLEMEK: Atmak, Savurmak

HENEK: Şaka

HERGOS: Pulluğun açtığı iz

HAŞIL: Bir çeşit yemek

HÖLLÜK: Bebeklerin altına konan toprak

HEREK: Güneşlenmek, rahatlamak

HARBİ : Hızlı çabuk

HİM: Temel

HAÇAN: Madem, mademki

HERK: Sürülmüş tarla

İŞLİK: Gömlek

İRAPATA: Tandıra ekmek yapıştırmaya yarar yastık

İMİRDOLMASI: Bir çeşit yemek.

ILINCAK: Çocukların sallandığı salıncak beşik.

HEKAT: Hikaye


-K-

KİL: Hamamda kullanılan toprak Bir çeşit Bayburt Şampuanı

KARTOL: Patates

KAHMUT: Tarlada olan bir çeşit yemiş

KENGER: Bir çeşit bozkır bitkisi

KELMAH: Saman eleyen kalbur

KORVEZEL: Tekeri mazıdan çıkarmayan tahta çivi

KALUK: Eski Ayakkabı

KOLUKTURMAK: Şevkini kırmak, moralini bozmak

KULAĞ: Hoşaflık elma kurusu

KIRIK: Kısaltılmış tüy

KERSELE: Huysuz [url=http://www.espedos.com">kadın[/url]

KOP: Kağnı arabasının uzayan tahtası

KERTİ: Bayat

KÜLÜR: Bezelyeye benzer hayvan yemi

KUD: Geç yürüyen çocuk #8211;Kötürüm

KEFTER: İhtiyarın çirkini

KOKOÇ: Kuşburnunun kurusu

KOTAN: Pulluk

KAVUT : Kavrulmuş buğdayın, üğütülmüşü

KIRIZ: Saçı dibinden kesilmiş

KÜVLE: Tandırın hava deliği

KAVURGA: Kavrulmuş Buğday

KELEM: Lahana

KOPUK: Lahana sapının yenir tarafı

KERME İyi çiğnenmiş, koyun tezeği

KURUT: Topak halinde kurutulmuş, yoğurt

KIRKIR: Serçe

KURUN: Taştan, su deposu

KERSEK: Sertleşmiş toprak parçası

KURUK: At yavrusu tay

KÜSPE : Bir çeşit hayvan yemi

KELTE: Çok bilmiş genç kız

KIKAN: Diken


-L-

LOBİYA: Fasulye

LOR: Çökertilmiş süt, çökelek

LOR DOLMASI: Bir çeşit yemek

LAVAŞA: Çifte atan hayvanları nallarken ağzına takılan kıskaç

LAZUT: Mısır

LALUK: Peltek konuşan

LÜLÜK: Çeşmenin su akan kısmı

LIĞ: Cıvığ ve derin çamur

LILIĞ: Tirit hali

LAVAŞ: Tandırda yapılan ekmek


M-N-


MOZUK: Bir yıllık dana

MALUĞ: Ganderif kayışını kitleyen toka

MASTA: Sığır sürmeye özgü sopa

MEDEK: Dişi Manda

MARABA: Ortakçı

MİLTAN: Gömlek

MANTİ: Bir yemek

MODUL: Masta, sığır sürmeyen yarar, sopanın ucuna takılan çivi

MARAN: Kağnı

MAYIS: Yaş sığır gübresi

MAHRAMA: Büyük Mendil

NANEHİR: Evlilik çağına gelmiş kız

MALAMAT: Kusurların ortaya çıkması

NUZUL: Felç vurması


-P-R-


PİSİK: Kedi

PÖHÖRÜK: Soba bacası

PAHAR: Pınar Çeşme

PIRTİ: Giyilecek şeylerin bütünü

POÇÇUK: En geri, en son

PÜRÇÜKLİ: Havuç

PİN: Kümes

PART: İri yığın halinde

PİRPİRİM: Dağınık

PERİKTÜRMEK: Dağıtmak

RAPATA: Tandıra ekmek yapıştırmak için yastık

PİNDİREK: Uzun ve büyük olan burun..


-S-Ş-


SEKÜ: Ahırdaki yüksekçe yer

SİRKE: Yeni doğmuş bit yavrusu

SAMİ: Sığır bağlamaya mahsus odun

SAMBAĞI: Sığır bağlanan odunun ucundaki bağ

SAŞMA: Tezek kırıntısı

SÜMSÜK: Dürtme, yumrukla vurma

SİTİL: Süt, yoğurt kabı, bakraç

ŞURT: Tandırın üst kenarları

ŞİŞEK: Bir senelik dişi kuzu

ŞOŞARTMAK: Abartma, mübalağa etmek,

SÜKEM: Nezle, grip gibi hastalık.

SÖVE: Kapı kenarı, pervaz

ŞOĞURT: Salya



T-U-Ü-


TANDIR : Gavdan yapılan yere gömülerek içinde ateş yakılıp ekmek, yemek pişirilen ocak

TEPME : Basmalığda bel küreğiyle muntazam kesilen tezek nevii

TAPAN : Ekimden sonra tarlayı düzleyen alet.

TEN: Nem

TAR: Tavuk tüneği, Öküz arabasında uzun tahta

TAVA BİŞESİ: Bir çeşit hamur işi yemek

TIRHIÇ: Evlerin kapılarına takılan parmaklık

TEZEK: Hayvan gübresinden yapılan yakacak.

TECİR: Mutfak tereğinin en altı

TEPİR : Tahtadan oyularak yapılan tepsi

TEHMÜK: Tekme

TIĞ: Sürüldükten sonra, harmanda yığılan buğday saman yığını

TETİK: Kedin ön ayağı

TUĞS : Yumurtaya yatacak tavuk, kıvama gelmiş tavuk

URP: ¼ ölçek

URBA: Elbise


-V -

VIZZIK: Boyunduruktaki tahta çivi

VAHTULİ: Bahti açık, talihi yaver

VİYANA: Hayret nidası

-y

YAMAK : Küçük yağ kabı

YAĞIRNİ: Sırt

YAVUŞAĞ: Bit yavrusu

YAYIK: Yoğurdu yağ ve ayran haline getiren alet

YANSILAMAK: Taklit etmek

YEYLİK: Hafif

YABAN TEZEĞİ : Kendiliğinden yabanda olan tezek.

YEMLİK: Tarlada biten bir çeşit ot.

YALAĞ: Hayvanların su içtiği yer

YAZI: Düzlük ova

YAPMA TEZEK: Duvarda kuru

Hiç yorum yok: